Sıtma Nedenleri – Tedavisi
[caption id="attachment_1365" align="alignleft" width="235"] Sıtma Nedenleri – Tedavisi[/caption]Sıtma; titreme, ateş, ter nöbetleriyle kendini gösteren, bakılmazsa insanı ölüme kadar sürükleyen bir hastalıktır. «Malerya» da denir. İnsandan insana, «anofel» denilen sivrisineğin sokmasıyla bulaşır.
Sıtma, yeryüzünde çok eski çağlardan beri bilinen bir hastalıktır. Mikrobu bulunmadan önce, topraktan çıkan birtakım zehirli maddelerin havaya karışarak sıtmaya yol açtığı sanılmış, bundan dolayı «kötü hava» anlamına «maiaria» (malarya) denilmiştir. 1880 yılında Fransız doktoru Charles Laveran (1845-1922) Cezayir’deki çalışmaları sonunda, sıtmanın mikrobunu buldu.
Sıtma mikrobunun üç ayrı çeşidi vardır. Bunlara göre, hastalığın gelişmesi de ayrı ayrı olur. Bu arada, bazı sıtma nöbetleri her gün, bazısı iki günde bir, bazı da dört günde bir gelir.
Ayrıca, sıtma mikroplarının iki türlü üreyişi vardır: Eşeysiz (erkeksiz-dişisiz) üreyiş; eşeyli (erkekli-dişili) üreyiş. Birinci çeşit üreyiş insanların vücudunda, ikinci çeşit üreyiş ise sivrisineklerin vücudunda olur. Eşeysiz üreyiş mikrobun yalnız parçalanmasıyla olduğu için, hastalık çok kısa sürer. Anofel cinsi sivrisineğin vücudunda olan eşeyli üreme sonunda sıtma mikrobu daha uzun bir yaşama kuvveti kazanır. Bunlar, sivrisineklerin soktuğu insanların vücuduna geçerler, kanlarına karışarak hastalığı meydana getirirler.
Belirtileri: Sıtma mikrobunu alan bir kimsede, 12-15 gün sonra, hastalık birdenbire, şiddetli titremelerle başlar. Başta, belde, karında ağrılar olur, hasta kusar, ateşi 39-40°’yi bulur. Titreme bir saat kadar sürdükten sonra durur, bu sefer vücuda üşüme yerine ateş basar, hastanın yüzü, gözleri kızarır. Bir süre sonra bol ter döker, nöbet geçer.
Sıtma nöbetlerinin daha hafif, ya da daha ağır geçen şekilleri de vardır. Bu arada sürekli ateş yapan, şiddetli sürgün (ishal)lerle kolerayı, dizanteriyi andıran şekilleri de görülür.
Tedavi: Sıtmanın en etkili ilacı kinindir. Kinin esası üzerine birçok sıtma ilaçları yapılmıştır. Hastaya verilecek kinin miktarını doktor belirler. Nöbet sırasında hastaya, kaba etinden bir ampul kinin şırınga ederek ateşi düşürmek yoluna gidenler varsa da, bu yanlış bir yoldur. Sıtma ancak ağızdan alınacak ilaçla iyi edilebilir. Hasta kendini bilmez bir durumda ise, ya da şiddetli kusmalar yüzünden ilacı ağızdan alamayacak halde ise, ancak o zaman iğne yoluna gidilebilir.
Öte yandan, kinine karşı dayanıklı sıtma mikropları da vardır. Bu gibi durumlarda hastaya daha başka ilaçlar verilir. Ayrıca, sürekli sıtmadan dolayı zayıf düşmüş hastalar birtakım demirli ilaçlarla, karaciğer kuvvetlendirilir.
Sıtma yeryüzünde eskiden çok yaygın bir hastalıktı. Bugün, ileri ülkelerde, bataklıkların kurutulması, böylece, sivrisineklerin üremesinin önüne geçilmesi sayesinde, sıtma da yaygın bir hastalık olmaktan çıkmıştır.