Ekseri yaşlanma döneminde husule gelen, hareketlerde kısıtlılık, ellerde ve ayaklarda titreme, kasların sertleşmesi veya denge bozukluğu gibi şikayetlerle kendini belli eden parkinson hastalığının tedavisi hakkında merak ettiklerinizi sizlerle paylaşıyorum. Toplumumuzda görülme sıklığı %1'lerde olan parkinson hastalığı, ilk olarak titreme ile kendini gösterir ve zamanla hareketleri tamamı ile engeller. Parkinson hastalığının belirtileri ortaya çıkmaya başladığında ve parkinson hastalığından şüphe edildiğinde hemen uzman bir hekime görünmek gerekir.
PH (Parkinson hastalığı)’da klinik bulgular ilerleyince hastalar artık günlük işlerini yapamaz, hareketleri iyice yavaşlar yazı yazamazlar ve araba kullanamazlar. Tek başlarına giyinemeyip yardımsız banyo yapamaz hale gelirler. İlerleyen evrelerde günlük aktiviteleri için tamamen çevreye bağımlı kalıp, daha ileri evrelerde yatağa bağımlı olurlar.
Esas olarak PH’da tanı klinik gözlem ve detaylı nörolojik muayeneye dayanır, tanıyı desteklemek için manyetik rezonans görüntüleme, perfüzyon sintigrafisi gibi yöntemlere başvurulur. Diğer hareket bozukulğuna yol açan nörolojik hastalıklar, ailesel titremeler, benzer bulgulara yol açabilecek damarsal hastalıklar, dopamin düzeyini azaltan nöroleptik grubu ilaç kullanım öyküsü depresyon ve demans PH ile karıştırılabilir.
Tedavi esası beyinde eksilen dopamin adlı maddenin yerine konulmasıdır. Tedavide eksilen dopamini yerine koyan levo-dopa ibeşikleri, dopamin salgısını artıran “agonist” denen ajanlar ve dopamin yıkımını önleyici enzim inhibitörleri kullanılır. İleri evredeki olgular cerrahi tedaviden yarar görebilir. Yardımcı tedavi olarak serbest radikal oluşumunu önleyici özel ilaçlar ve A,E,C vitaminleri önerilir. Doğal bir dopamin kaynağı olan bakla da PH’lu hastaların sofralarından eksik olmamalıdır.