Kolik yeni doğmuş bebeklerde genellikle 15 ila 20.ci günlerde ortaya çıkan ve ortalama 3.cü 4.cü aylara kadar süren, erkek çocuklarda daha çok karşılaşılan, her 10 bebekten 1in de görülen şiddetli ağlama krizi ve gaz sancısıdır. Yeni doğmuş bir bebek dünyaya gözünü açtığı ilk günlerinin büyük bir bölümünü uyuyarak geçirir ve bu masum gibi görünen uyumalar 2.,3. haftadan sonra yerini birden bire özellikle akşam saatlerinde başlayan ağlama nöbetlerine ve uykusuzluğa bırakır. Annenin saatler süren işkencesi başlamıştır ve anne bu durumla baş edemez bir hale gelebilir. Bu ağlama nöbetleri genellikle haftada 3 gün, günde 3 saat ve daha fazla sürebilir, her gün aynı saatlerde baş gösterir, kolik ağlamalarını da diğer ağlamalardan ayıran özellikler bunlardır.
Peki kolik neden olur ? Bu sorunun cevabı tam olarak bilinmiyor bazen sebep anne sütü alan bebeklerin ,annenin yediklerine karşı alerjisi olabileceği düşünülüyor bazen de hazır mamaların içindeki bileşenlere karşı alerjisi olabilir deniliyor, sorun bazen bağırsaklarda oluşan gazlarda olabiliyor. Bu yüzden anne bebeğini emzirirken mümkün olduğunca doğru pozisyonda emzirmelidir, hava yutan bebekte daha çok gaz oluyor ve buda kolik ağlamalarına sebep oluyor. Araştırmalar bazı annelerin korkularının, endişelerinin kolik ağlamalarının nedenlerinin arasında olduğunu gösteriyor. Şöyle ki; yanında anneanne, babaanne yada sürekli bir şeyleri ben daha iyi bilirim diyen aile büyüklerinden birinin olduğu anne adayı sürekli yaptığı şeylerin doğru olup olmadığının kontrol altında olması endişesiyle bebeğine karşı fazla sorumluluk alamıyor ve yetersiz kaldığını düşünüyor.
Anneyle bebek arasında oluşan özel bağ, annenin emzirmesiyle daha da kuvvetlenir ve bebek annenin her ruh halini hisseder, annenin kendini böyle yetersiz hissetmesi de bebekle arasındaki bağda sorunlara yol açar ve bebekte huzursuzluk, güvensizlik oluşur. Bu yüzden annenin kendini toparlar toparlamaz yalnız kalması , sorumluluk alması ve ben bu işi yapacağım demesi daha iyidir. Kendini baskı altında hissetmeyen anne bebeğiyle daha rahat ilgilenecektir. Biz bu ağlama krizleri sırasında neler yapabiliriz peki birde bunlara göz atalım. Tedavisi olmadığı için sadece geçici önlemlerle hayatımızın bu dönemini en hafif şekilde atlatmaya çalışmalıyız. Öncelikle bebeğimizin kolik olup olmadığını doktorumuzla konuşup , bebeğimizin yaşadığı sıkıntıları anlatıp, muayenelerini yaptırıp, tam teşhis koydurmalıyız , yani bu ağlamaları orta kulak iltihabı ağlamaları yada idrar yolu enfeksiyonu ağlamalarıyla karıştırmamalıyız, başka bir rahatsızlık olmadığından emin olduktan sonra annenin dikkat etmesi gerekenler gaz yapacak yiyeceklerden uzak durmak. Bebeğinizi rahatlatmak adına da şunlar yapılabilir . Her bebekte farklı farklı çözümler işe yarayabilir , bu süreç uzun bir süreç olduğu için siz hepsini sırayla deneyebilirsiniz.
Uzmanlar kolikli bebeğin anne karnındaki seslere benzer sesler duymasının onu rahatlattığı görüşündeler. Gerçi şimdi bunların cd ini bulmanız mümkün ama yine de bulamayanlar farklı şeyler arayanlar bunları yapabilir. Mesela elektirik süpürgesi, fön makinası ve aspiratör çalıştırmak gibi ayrıca müzik dinletmek ,arabayla gezdirmek, ninni şarkı söylemek, kucakta dik pozisyonda sallayarak gezdirmek, kucaklayıp sarılmak, battaniyeye sarmak, karnına bebek yağıyla saat yönünde masaj yapmak, karnına ve ayaklarına ılık havlu koymak, ılık banyo yaptırmak, emzik vermek ,doktor tavsiyesiyle gaz giderici bitkisel ilaçlar kullanmak . Evet bunlar yapabilecekleriniz, annenin bu dönemi en iyi şekilde atlatması için, ev içindeki yaşayanlarla nöbetleşerek bu saatleri daha sakin geçirmesi sağlanmalı , anne bebeğin uyuduğu zamanlarda uyumalı ve dinlenmeli , bir saatliğine de olsa ortamdan uzaklaşıp sakinleşmeli ,bebeğiyle sabırla ilgileneceği gücü toplamalıdır. Güvendiği kişilerden gelecek yardım tekliflerine de açık olmalıdır . Unutmayın ki bu geçici bir dönem ve bu dönemi atlatacaksınız, bebeğinizle daha güzel, mutlu günler geçireceğiniz çok zamanınız olacak, bitmeyecekmiş gibi görünen bu günleri ilerde gülerek anlatacaksınız .