Kübizm

Kübizm akımının özellikleri nelerdir? Kübist sanatçılar kimlerdir? Kübizm nedir, hakkında bilgi. Kübizm; 1908-1910 arasında Fransa’da ressam Picasso ve Branquen’in çalışmalarından doğan sanat anlayışıdır. Bu anlayış olgunluk döneminde nesneleri göze göründükleri gibi betimlemek yerine, onları geometrik biçemleri bölmeyi ve tablo yüzeyine koşut planlarda yanyana ve üstüste getirerek yeniden kurmayı amaçlar. İlk Kübist sanatçılar Cezanne’in 1904′te Emile Bernard’a yazdığı mektupta öne sürdüğü “doğada her şeyin küre, koni ve silindire uygun olarak biçimlendiği” yönündeki sözlerinden yola çıktılar. Bu yeni anlayışın ilk ürünleri olan Picasso’nun Avignonlu Kızlar ve Braque’in li Estaque adlı tablolarıdır. İlkel ve sert bir yalınlaştırma çabasıyla biçimlerin çarpıtılması gözlemlenen bu eserler ilk kez 1908′de Henri Kahnweiler’ in Paris’teki galerisinde sergilendi ve izleyicileri büyük şaşkınlığa uğrattı. Fovlara adını veren eleştirmen Louis Vauxcelles, yeni anlayışı açıklamak için bir yazısında “cubes” (küpler) sözcüğünü kullandı ve bu yeni üslubun da adını koymuş oldu. Kübizmin 1909-1912 arasındaki “Çözümleyici” (analitik) adı verilen olgunluk evresinde sanatçılar doğalcı resmin değişmez ilkesi olan tek noktadan bakışa bağlı kalmayarak, nesnenin çeşitli açılardan gösterilmesini amaçladılar. Buna göre sanatçı yalnızca kendine görüneni değil, o nesne üzerine tüm bildiklerini bir tuvalde biraraya getirmeyi dener. Artık doğalcı resmin yerini kavram ressamlığı almış ve doğanın taklidi olmaktan çıkan sanat eseri, sanatçının düşüncesinde yarattığı özerk bir eser olmuştur. Kübizmin 1912′den sonraki “birleştirici” (sentetik) evresinde resmi oluşturan gerçekçi öğelerin yerini sanatının özgürce bulduğu biçimler alır. Sanatçı bunlarla bağımsız bir yapı öğesi olarak aldığı renkle yeni nesneler yaratmayı amaçlar. Bu yönelişin başlıca temsilcisi Juan Gris‘dir. 1912′den sonra resme yabancı nesneler, örneğin kâğıt, bez, düğme, kumaş, kırık cam parçaları, ip vb. yaptırılır ya da mermer ve tahta damarlar boyayla tıpkısına taklit edilir. Bununla nesnelerin tammını bir yana bırakıp bağımsız bir plastik olay yaratma amaçlanır. Birinci Dünya Savaşı’ nın başlamasıyla 1914′te klasik Kübizm sona erdi. Kübizmin kavram ressamlığı -Rönesans ile sanata giren doğa ressamlığa gibi- Batı sanatında yeni bir çığır açtı. Etkileri önce Alman dışavurumcuları, sonraları Rus kübo-fütüristleri ve Çek kübo-ekspresyonistleri üzerinde kendini duyurdu. Ayrıca özellikle mimarlığı ve iç dekorasyonu etkiledi. Türkiye’de kübist anlayışla eser veren ressamların başında Ali Avni Çelebi, Zeki Kocamemi, Halil Dikmen ve Nurullah Berk gelir. Cemal Tollu, Hamit Görele, Sabri Berkel, Ercüment Kalmık, Bedri Rahmi, Arif Kaptan, Refik Epikman ve Nuri İyem de kübizm etkisinde çalışmalar yaptılar.