Haritalar

HARİTA, HARİTALAR. Bir harita, belirli bir ölçekte, ‘Dünya yüzeyinin tamamının veya bir bölümünün tasviridir. Dünya küre biçiminde olduğundan, onu tam olarak tasvir etmenin tek yolu bir yerküre kullanmaktı. Oysa harita düz bir yüzeydi, bunun için, izdüşüm adı verilen bir işleme başvurma gerekliydi. izdüşüm Uzun zaman, «Merkator izdüşümü» adı verilen düz izdüşüm yöntemi kullanıldı: bu yöntem pek açık-seçik görünmekle birlikte, kutup bölgelerini aşırı derecede büyüterek biçimini bozuyor, böylelikle de önemli bir sakınca yaratıyordu. Bu sakıncayı gidermek için, düzeyleri gerçek düzeyle o- rantılı olarak gösteren «eşdeğerli» izdüşüm yönteminden de yararlanılmağa başlandı. Yerkürenin haritada gösterilen bölümü belli bir ölçüde küçültülmüştür. Haritada ölçülen mesafeyle gerçek mesafe arasındaki ilişkiye ölçek denir. Sözgelimi bir haritanın ölçeği 1/200 000 ise bu, arazideki 200 000 santim (yani 2 kilometre) haritada 1 santim olarak gösteriliyor demektir. yükselti Yükseltileri (dağlar, tepeler, vâdiler) belli etmek için arazinin eğimine göre, engebeli yöreleri az veya çok koyu gösteren gölgelendirme yöntemi kullanılır. Artık daha az kullanılan bir başka yöntem de, tarama, yani eğim yönünde çizilen küçük çizgilerdir ve eğim ne kadar dik olursa çiz-giler o kadar kısalır ve sıklaşır. Düzey eğrileri yöntemi daha doğrudur: bunlar, aynı yükseklikteki bütün noktaları birleştiren çizgiler biçimindedir. çeşitli harita türleri Turistik haritaların esinlendiği topografya haritalarında, doğal engebeler (tepeler, ormanlar, akarsular) olsun, insan eliyle yapılan değişimler (köyler, kentler, yapılar, karayolları, köprüler, demiryolları) olsun, her şey belirtilmelidir. Özellikle ders kitaplarında görülen coğrafya haritalarında ise ancak bir kısım bilgiler verilir: «fizikî» haritalar, yükseltileri ve akarsuları gösterir; «siyasi» haritalar ise, devlet sınırlarını, İdarî bölümleri ve kentlerin yerlerini belirtir. Jeoloji haritalarına gelince bunlar da, önceden belirlenmiş renklerle, bir bölgeyi oluşturan çeşitli toprak katmanlarını, kırıkları ve çatlakları gösterir . Tematik denilen bazı haritalarda, iktisat. Tarihöncesi, etnografya, dil v.b., ayrıca belirlenmiş bir alana ilişkin bilgiler bulunur. bir topografya haritasının yapılması İlk çalışma arazi üzerinde, mesafeleri ve yükseklikleri ölçmeğe yarayan özel âletlerle başlar. Haritalar çoğu zaman uçaktan veya uydudan alınmış fotoğrafların yardımıyla hazırlanır. Bugün pek geliştirilmiş makineler aracılığıyla bu fotoğraflardan, arazinin yükseltisi bile saptanabilir. Önce harita çizildikten sonra, adlamaya geçilir, yani haritada bulunması gereken adların hepsi yazılır, daha sonra da kullanılan çeşitli simgelerin anlamını açıklayan altyazılar verilir. Bundan sonra harita, matbaada kalıbı çıkartılıp renkli olarak basılır. ilk haritalar Babil’in, M.Ö. 3000 yıllarından kalma bazı levhaları, bilinen en eski haritalar olarak kabul edilir. Ama gerçek haritaları ilk yapanlar Yunanlılar olmuştur. M.Ö. VI. yy.da bu haritalar Dünya’yı suların üzerinde yüzen bir disk olarak gösterir. Dünya’- nm yuvarlaklığına içten inanmış olan ‘Aristoteles, yeryüzünde ılıman, tro-pikal ve kutup bölgelerinin varlığını hayal etmişti. M.S. II. yy.da Ptole- maios, çağının coğrafya ve haritacılık üstündeki bilgilerinin ilgi çekici bir sentezini yapmıştı ama Batı Avrupa, bu çalışmalardan çok uzun bir süre habersiz kalacaktı. Pusulanın icadından sonra, XIV. ve XV. yy.larda, Dünya’yı keşfe çıkan İ- talyan, Portekiz ve İspanyol gemicilerinin kullandığı kılavuz haritaları hazırlandı. 1569′da Merkator, adını ta-şıyan izdüşüm taslağını kullanarak harita yapımı tekniğini geliştirdi. Bundan sonra, yeni yeni araçlar ve âletler bulundukça, ilerleme de ona göre hız kazandı.