Erzurum Baro Başkanı: Başörtüsü rejime başkaldırı değildir

Erzurum Barosu Başkanı Faruk Terzioğlu, adliyelerde bayan avukatlara yönelik başörtü yasağının çözüm noktasına gelmesinin sevindirici olduğunu söyledi. Terzioğlu, DHKP-C'ye yönelik operasyonlarda tutuklanan avukatların ise masum olmadığını ifade etti.

Faruk Terzioğlu, Baro lokalinde kahvaltılı basın toplantısı düzenleyerek gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Terzioğlu, bayan avukatlara yönelik uygulanan başörtüsü yasağının kaldırılmasını olumlu karşıladıklarını dile getirdi. Baro Başkanı, başörtüsünün rejime başkaldırı olmadığını kaydetti. İnanç ve özgürlükler gözüyle başörtüsüne yaklaşılması gerekliğine işaret eden Terzioğlu, özgürlükçü bir ülkeye yasakların yakışmadığını vurguladı.

Danıştay'ın bayan avukatlara uygulanan başörtüsü yasağını iptal etmesinin sevindirici bir gelişme olduğuna dikkat çeken Terzioğlu, "Yıllardır siyası iktidarlar ve Parlamento tarafından çözülemeyen başörtüsü problemini Danıştay'ın çözmesinden mutluyuz. Çünkü iki taraf da bu meseleyi yıllarca istismar etti. Adliyelerde başörtüsü yasağının kaldırılmasına Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesindeki 18 baro başkanı olarak destek verdik. Başörtüsü ve türban rejim meselesi değildir. İnanç ve özgürlük gözü ile bakılması gereken bir konudur. Rejime başkaldırı sembolü olduğuna inanmıyor ve katılmıyoruz." dedi.

AVUKAT SUÇTAN MÜNEZZEH DEĞİLDİR

Sol terör örgütü DHKP- C'ye yönelik düzenlenen operasyonlarda çok sayıda avukatın gözaltına alındığını ve tutuklandığını da belirten Erzurum Baro Başkanı, avukatların suçtan münezzeh olmadığını söyledi. Yasadışı ilişkilere bulaşmış ya da terör örgütleriyle bağlantısı bulunan avukatların varlığının kabul edilemez olduğuna vurgu yapan Baro Başkanı Terzioğlu, "Suç işleyen avukatlara mevcut ceza yasalarının uygulanması taraftarıyız. Avukatlar suçtan münezzeh değildir. Savunma mesleğini yapan avukatların yasa dışı ilişkilerini kabul edilemez olarak buluyoruz." diye konuştu. Terzioğlu, bununla birlikte avukatların gözaltına alınma ve evlerinin aranma usulüne karşı olduklarını dile getirerek, "Bir avukatın gözaltına alınma şekli, ev ve işlerinde yapılması gereken arama şekilleri kanunen bellidir, yapılan uygulama şık olmamıştır." ifadesini kullandı.

Terzioğlu, yeni Anayasa çalışmalarında iktidarın tek başına siyasal gücüyle hareket etmemesi gerektiğine değinerek, "Anayasa, Türkiye'nin devletin geleceğidir. İlgili tarafların uzlaşısı ile yeni Anayasa hazırlanmalıdır. Siyasal iktidarın tek başına 'ben yaptım oldu' mantığını doğru bulmayız." dedi.